12 Ağustos 2010 Perşembe

Kalvenist İslam Ve Cemaatler


DERMENSCH: Kalvinizm kavramların içini boşaltıp tabuları mübah kılmayı mı amaçlıyor?

ÜSTİNSANIN İZİNDE: tabiki bi içini boşaltma söz konusu dinin içini boşaltarak onun sadece tasarruf üretim çalışkanlık gibi değerlerini alarak kapitalizme uyguluyolar.

DERMENSCH: peki kalvinizm ne tam olarak hristiyanlıktan başlayarak kısaca anlatırsak?

ÜSTİNSANIN İZİNDE: Kalvenizm, Jean Calvin'in 16. yüzyıl başlarında ortaya attığı görüşlere dayanarak kurulan bir Hıristiyanlık mezhebi. Kalvincilik, toplumsal kurumları; gelenekçi din anlayışına göre değil de, Hristiyanlığın başlangıcındaki özüne göre düzenlemeyi savundu. Bu amaçla bilimsel gelişmelere koşut bir eğitim-öğretim uygulamaya çalışarak yeni bir teknoloji oluşturdu. Çalışkanlığı dürüstlüğü ön plana çıkarıyorlar lüksü israfı yasaklıyorlar ama ortaya çıkardığı sonuçlara baktığımızda oluşturduğu kalvenist ahlak kapitalizmin temellerini oluşturdu yani hedefler ve savunulan değerler bambaşka sonuçlar ortaya çıkardı sağlanan birikim tasarruf çalışkanlık yoğun üretim ve tüketimi getirdi ve işte bugünlerdeyiz tüketim çılgınlığı.

webere göre Kapitalizmi ortaya çıkaran, ne spekülatörler ne de para babalarıdır; onu ortaya çıkaran, ölçüp biçen, disiplinli ve sözüne güvenilir, kendini tamamen işine adamış insanlardır.

DERMENSCH: Kalvinist olsanda olmasanda oluşturulan sistemde buluyorsun kendini ve her şeyi etkilediler yani?

ÜSTİNSANIN İZİNDE : kapitalizmin temelini oluşturdu diyorum kalvenizm ve daha geniş anlşamda protestanlık

Kapitalizmin tamamlayıcı ve zorunlu olmak üzere iki şartı vardır. Tamamlayıcı şart, kapitalizmin maddi yönünü meydana getirir. Bunlar; burjuva sınıfının varlığı, kentleşme, endüstriyel teknolojik gelişme ve rasyonel hukuktur. Zorunlu şartı ise, dünyaya dönük asketizm (kapitalist ruh) tur. İşte Kalvenizm ikincisini sağladı ikincisi sağlanıncada birincilerin ortaya çıkması zor olmadı

Weber’in Protestan ahlak anlayışı, temelde Kalvenist yoruma, onun ilahi takdir öğretisine ve dünyevi asketizme dayanır. Kalvenistler, kendilerine özgü kaderci anlayıştan dolayı diğer Protestan kollardan ayrılırlar. Kapitalizmin en fazla gelişmiş olduğu kültür düzeyi yüksek ülkelerde geçerli inanç Kalvenizmdir.

DERMENSCH: Kalvenizmin başlangıçtaki amacıyla ortaya çıkan sonuç ne kadar zak ne kadar zıt birbirine ve bizlerde bilincine varamadan dayatılmış bir inancın uygulayıcıları oluveriyoruz yada olduk yada oldurulduk...

ÜSTİNSANIN İZİNDE :Katolik Hıristiyanlığın ortaçağdaki uygulamalarına tepki olarak ortaya çıkıyor reform hareketleriyle birlikte tabiki toplumsal ve ekonomik gelişmeler birbirni tetikliyor Bu inançta kişi eğer seçilmişse yani cennete gideceklerdense, bir işaretle Tanrı’nın bu durumu kendisine göstereceğine inanır, mesela, özel bir yeteneğe sahip olmak gibi. Kişi eğer birtakım niteliklere sahip değilse, kurtuluşa ermek yani seçilmişlerden olmak için başka bir işaret olan zenginliğe yönelir. İnsanların, Katolik yorumda olduğu gibi aç ve fakir olarak hayatlarını sürdürmelerine gerek yoktur; eğer, çalışıp kazanırlarsa bu seçilmiş olduklarını gösterir ve onlar zenginleşerek ibadetlerini yerine getirmiş olurlar.

DERMENSCH: Ama günümüzde zengin olabilm ihtimalinin olmadığını bile bile sadece tüketerek var olur olduk.

ÜSTİNSANIN İZİNDE :Söylediğim o işte, Kalvenizm de İslamiyet gibi farklı bir durum ortaya çıkardı hani bu Ali Yaşar hocanın postmodern anomide islamiyet için bahsettikleri aynen hristiyanlık içinde geçerli.

DERMENSCH: kısacada kalvinist islamı açıklasan?

ÜSTİNSANIN İZİNDE: Kalvinist islam kavramını ilk ortaya atanlardan biri Ertuğrul Özkök. Fettulah Gülen Kalvenizmin Türkiye’deki temsilcisidir dedi .şimdi baktığımızda aynı kalvenistler gibi hareket ediyor nurcular özelliklede Fettullah Gülenciler kapitalist girişimlerini dahi dini bir duygu ve hareket noktası ile yaptıklarını iddia ediyorlar. Zenginleşiyoruz ama Allahın dinini yaymak duyurmak için diyorlar keşişçe yaşamayı reddediyorlar bu dünya içinde Allahın adını duyurmak için çalışıp zenginleşiyorlar ama tabii ki ortaya çıktıkları dönem göz önünde bulundurulduğunda farklılıklar ortaya çıkıyor onların tüketim çılgınlığına ve gösterişçi tüketime geçmeleri daha kısa sürdü.

Gülen'in, Özkök'e Zaman gazetesinde verdiği yanıt şöyle: "Ben kitap, sünnet, icma ve kıyas çerçevesinde, usulünden füruuna kadar, dinin bütün esaslarına bağlı, sıradan bir Müslümanım. Dinimizin adabına kadar, herhangi bir meseleye ilişme, değiştirme mülahazalarına girme, nazarımda en büyük günah ve haramdır. Dinin temel esasları bir yana, adap çerçevesinde kabul görmüş bir meseleyi dahi değiştirmektense, bin kere ölmeyi tercih ederim. Ne Calvinist'im, ne de herhangi bir reformist. Kanaatim o ki bugün, yenilenmesi gereken din değil, dindarlığımız olmalıdır."

Son cümleye dikkat dindarlığımızı değiştirmeliyiz diyor. Kalvenistlerde dini değiştirmeyi hedeflemediler aksine onu özüne döndürmek çabasında olduklarını savundular bunun içinde ortaçağın dindarlık anlayışından sıyrılmaya çalıştılar. Bunun içinde dünyaya dönük asketizmden yani kapitalist ruhtan yararlandılar Fettulahçıların da tam anlamıyla yapmaya çalıştıkları bu; çalışın, kazanın, zenginleşin, güçlenin dini yaşayın ama dünyadan kopmayın diyorlar. Yani çıkış noktaları çok benziyor bu anlamda elbette Kalvenizmle İslamiyeti bire bir örtüştürmek mümkün değil özele indiğimizde bir çok farklılık bulunabilecektir ancak hem çıkış noktaları hem eylemleri hem de ortaya çıkan sonuç değerlendirildiğinde benzerliklerin çokluğu da göz ardı edilemez aslında bu anlamda bir yönlendirmede var Avrupa ve ABD kendi İslamını inşa etmek için bu konuyu özellikle gündeme taşıdı, ama bazılarının sandığı gibi 3-5 yıl önce değil uzun zamandır işlenen ve temelleri hazırlanan durum.

DERMENSCH: Neden peki kendi islamını oluşturmak, Müslümanları hristiyanlaştırmak değilde?

ÜSTİNSANIN İZİNDE :bugün teorik olarakda dillendirilmeye tartışılmaya başlandı aslında yapılmak istenen o ama direk hrisdtiyanlaştırmak dense büyük direnişle karşılanır işte haçlılar saldırıyor falan denerek tepki doğar ama bu şekilde olunca bizde güçleniyoruz dinimizi yayıyoruz inancı yerleşiyor yoksa izin verirlermi heryerde okul açmalarına.

"İbadetin yolları ondur; dokuzu helal rızk talebidir"hadisinin altını özellikle çizer Prof. Ülgener,bu tartışmaların temelinde yer alan düşüncelerden biri de bu hadis

DERMENSCH: ama helali haramı gözetmiyorlar artık amaca giden yolda her şey mübah sayılıyor.

ÜSTİNSANIN İZİNDE :batıda neye yol açtıysa bu durum bizdede aynına yol açtı hem de daha çarpıcı ve çarpık şekilde bu konuya postmodern anomi polemiğimizde değinmiştik oradan daha geniş bilgi alınabilir.

6 yorum:

Mahfuz BEDİR dedi ki...

Keyifli bir tartışma olmuş. Bir de hafif(aslında hiç de haif değil) hamaset taşınmadığnı bilsem olukça yerinde ve doğru bir analiz yapılmış diyeceğim. Ah şu duygularımız...

ARAF dedi ki...

Sayın Araf mensubu yorumunuzu şaşkınlıkla okudum. Araftakilerin içerisinden böyle bir yorum gelmesi son derece üzücü. Ancak araftakilerden uzak kaldığınız süreç size bazı şeyleri unuttturmuş gibi. Araftakilerin bugüne kadar hiçkimseye ve hiçbir kuruma karşı kişisel düşmanlık beslemesi söz konusu olmadığı gibi, bu tip bir kişisel düşmanlıkla yazılmış ya da yazılacak tek bir kelimesi de olmamıştır. Araftakiler bilimsel ve felsefi verilerden yola çıkarak ülke, dünya ve entelektüel gündemi meşgul eden konularda analizler yapmayı hedefleyen bir topluluktur. Bu polemiğimizinde bundan başka bir amacı yoktur. Tarafınıza duyurulur.

YazanBiri dedi ki...

Bu güzel polemiği okuduktan sonra tesadüfen bir belgesel izledim bugün.Adı ilahi komedya.Sizin de yukarıda yapmış olduğunuz gibi, dinlerin özünü kaybedip ya da bilinçli bir şekilde değiştirilerek belli bir sınıfa hizmet unsuru olarak yeniden üretimini eleştiren bir eser olarak dikkat çekici.Kısaca özetlemem gerekirse insanın ortaya çıkardığı bir din olarak insanın amacına hizmet ediyor diyor yönetmen.
Dönemin şartlarını da ele alırsak yağmalarla zenginleşen toplumlar katolik kilisesinin baskısından kurtulmak adına yoksulluğun iyi bir şey olmadığını savunmaya başlıyorlar.Jeremy cummings adlı bir peder ile yapılan söyleşi , Amerikan protestan düşüncesi açısından oldukça aydınlatıcı özellikler taşıyor.Calvinizm düşüncesinin hristiyanlık içinde doğması mantıklı geliyor ,gelişme sürelerini de incelersek;Bunun islamiyet'te de varlık kazanması bana ilginç geliyor açıkçası.Ama Weberin yukarıda değinmiş olduğunuz sözleri;sistematik bir disiplin içinde kendini işine adayan insanların islam içinde oldukları ya da dış mihraklar tarafından desteklenerek oluşması bu şüpheyi de siliyor içimden.

Dinlerin insanlar yüzünden cemaatleşerek belli bir amaca hizmet ettiği, bunun da kapitalist tüketim ruhu ve daha çok kazanma güdüsü, gibi insanı hayatı bir kutu içindeymiş gibi hissi veren özgürlük sloganıyla hapislere tıkıldığımız bu son zamanlarda İyinin ve Kötünün ötesinde gerçeği arayan bir avuç azınlığın olduğunu bile bilmek insanı gelecek açısından umutlandırıyor.

YazanBiri dedi ki...

Jeremy cummings söyleşisi
-Yönetmen-:Cemaat tolantılarında ki insanlar bu kıyafetlerin yaptıkları bağışlarla alındıklarını biliyor olmalılar ama bundan hiç rahatsız değiller.
-Peder-:Ben her zaman iyi giyinirim.
-Y-Görüyorum timsah deri mi?
-P-Aslında kertenkele.
Y:Kertenkele mi İyi koşuyorlar mı?
P:Sürünüyorlar.
Y:Pek çok takınız olduğunu görüyorum.
P:Altını çok severim,İnsanlar sizden daima iyi görünmezi beklerler.
Y:Bu muhabbet tellallarının kadınlara söylediği bir şey.
-VTR-Bunu bana gelmiş geçmiş en iyi satıcılardan biri söylemişti adına TANRI diyorlar.Elindekiyle yetinirsen fazlasına sahip olamazsın.
P:İsa da iyi giyinirdi.
Y:Hadi ama bunun belli bir kanıtı var mı?
P:İsan doğduğu zaman ona altın getirdiler.O fakir biri değildi.
Y:Ama benim kafamdaki İsa imajı fakirlere yardım eden keten bezlerle gezen basit kıyafetli bir adamdı bu yanlış mı ben böyle biliyorum.
P:Doğru,ketendi ama kaliteli bir keten.
YÖyle mi ama İsa hep zenginler karşı vaaz veren birisiydi.
P:İncil zengin olmaya asla karşı değil
Y:İsa karşıydı bu çok açık
P:Fakiriliğ asla vaaz konusu yapmadı ruhen fakir olanlara yardım etti.
Y:zengin olmaya karşı vaaz veriyordu.
Phayır hayır.
-VTR-İSA-Bir devenin iğne deliğinden geçmesi zenginin Tanrı nın cennetine girmesininden kolaydır.
P:Tamam ama bugün evler arabalar para gibi şeyler ,benim önce Tanrı yı arayışımın neticesi olarak geliyor.

Umarım faydalı olur,Daha geniş araştırmalarınız için .

ARAF dedi ki...

Sayın Araf takipçisi gerçekten ilginize teşekkür ederiz. Güzel yorumunuz, polemiğe olan ilginiz ve katkılarınız için minnettarız. Sizi diğer polemiklerimizi de okumaya ve takip etmeye davet ediyoruz. Ve bundan sonra da müspet katkılarınızı bekliyoruz.

Unknown dedi ki...

Bu devirde islami şartlara tam anlamıyla uygun hareket ederek zenginleşmek pek mümkün değil ama imkansız da değil.Bildiğim ve okuduğum kadarıyla zengin olmak dinimizde kötü olarak görülmez.Mesele paranı ve malını nasıl kazandığın ve nasıl harcadığındadır.Hadisler ve ayetlerde bu konunun üzerinde durulur.

ARAF, iyinin ve kötünün ötesinde ve onları bilenlerin tepesi...